Demir Çelik Sektörüne Özel Yazılım Çözümleri...
Tilcomp Bilgisayar Sistemleri Genel Müdürü Hegi Ziver ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
Tilcomp Bilgisayar Sistemleri Genel Müdürü Hegi Ziver ile gerçekleştirdiğimiz röportajımızı sizlerle paylaşıyoruz.
“ERP ve MRP yazılımları konusunda Türkiye’nin yerli sermaye ile kurulmuş en eski yazılım şirketlerinden biriyiz”
Sorularımıza geçmeden önce bizlere kendinizden ve firmanızdan bahseder misiniz?
1993 yılında İstanbul’da kurulan Tilcomp, 24 yıldır kesintisiz olarak faaliyetlerini sürdürüyor. ERP ve MRP yazılımları konusunda Türkiye’nin yerli sermaye ile kurulmuş en eski yazılım şirketlerinden biri olarak kurulduğumuz günden bugüne yurt içinde ve yurt dışında sayısız yazılım projeyi başarı ile tamamladık. Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Programcılığı ve İşletme Fakültesi mezunuyum. Öğrencilik yıllarımdan başlayarak Tilcomp’u kurduğum 1993 yılına kadar Türkiye ve Kanada’da bilgisayar programcısı, sistem analisti, ekip lideri, proje lideri, yönetici ve genel müdür olarak çeşitli yerli ve uluslararası şirketlerde profesyonel olarak çalıştım. İki senelik bir yazılım projesini Kanada’da tamamladıktan sonra Türkiye’ye kesin dönüş yapıp Tilcomp’u kurdum. Tilcomp Çelik, Plastik, Ambalaj, Tekstil ve Kimya sektörlerine yönelik ERP ve MRP yazılım çözümleri üretiyor. Bunlar harici 5 yıllık Ar-Ge çalışması sonrası oluşturduğumuz sektör bağımsız Kalite ve Risk yazılımımızı 2015 yılında piyasaya sürdük. Tilcomp, 24 yıldır kesintisiz olarak proje bazlı sektörel yazılımlar üretiyor. 2018 yılında ise 25. yılımızı kutlamaya hazırlanıyoruz. Gerçek anlamda ilk kişisel bilgisayarın 1981 yılında üretildiğini düşünecek olursanız, sektörün eski şirketlerinden biri sayılırız. Tilcomp adını duyanlar çoğunlukla bizi yabancı bir yazılım şirketinin Türkiye temsilcisi zannediyorlar. Tilcomp %100 bir Türk şirketi, çalışanlarımızın hepsi ise Türk yazılımcılardır.
Demir çelik sektörüne yönelik vermiş olduğunuz hizmetlerden bahseder misiniz?
Demir çelik sektöründe yassı çelik, uzun çelik, özel çelikler, boru, profil üretimi ve ticareti yapan şirketlere yönelik farklı çözümlerimiz mevcut. Sıcak - soğuk haddehaneler, çelik servis merkezleri, talaşlı imalat yapanlar ve sadece demir çelik ticareti yapanlara yönelik farklı çözümlerimiz var. Çelik için Barkodlu Stok Takip yazılımımız, sadece demir çelik ticareti yapanlara yönelik düşük maliyetli bir yazılım. Çelik Servis Merkezi yazılımımız, soğuk hadde ve çelik servis merkezlerine yönelik tekliften sevkiyata üretim dahil tüm süreçlerini takip eden MRP II (Malzeme İhtiyaç Planlaması) çözümümüz. Kapsamı, esnek yapısı ve rekabetçi fiyatı açısından gittikçe popülerleşiyor. Çelik için ERP daha büyük işletmelere sunduğumuz tam kapsamlı bir ERP (Kurumsal Kaynak Planlama) çözümümüz. Ayrıca kalıp üreticilerine ve krom kaplama tesislerine yönelik çözümlerimiz de mevcut.
Çelik yazılımlarına nasıl başladınız?
Çelik sektöründe ilk yazılımımızı 2005 yılında Tanay Çelik A.Ş. ye yaptık. Ardından sektörün öncü kuruluşlarından Schmolz+Bickenbach, Gazi Metal, Somal Sac, Maltepe Demir gibi çok sayıda şirket yazılımlarımızı tercih ettiler.
ERP yazılımı seçerken şirketler nelere dikkat etmeli?
ERP yazılımları ucuz yazılımlar değil… Bu yüzden genellikle şirketler bir ERP yazılımı seçerken iki kritere bakıyorlar. Sektörlerinde kimler kullanıyor ve bütçelerine en uygun yazılım hangisi... Referans ve maliyet önemli olmakla birlikte ERP yazılımı seçmekte yeterli olmuyor. İlk başta neden ERP yazılımına ihtiyaçları olduğunu doğru belirlemeliler. Ardından kendi yapılarına ve şirket kültürlerine en iyi uyacak yazılımı bulmak için çaba göstermeliler. Bu işlemi yaparken yazılım seçeneklerini şirketin tüm departmanlarına uyumunu sorgulamalılar. Örnek verecek olursam sevkiyat için bir kamyon satın alırken eğer şehir için sevkiyat yapmak için alıyorsanız 12 teker bir tır almazsınız, bunun yerine tonajı mümkün olan en yüksek ama şehir içinde rahat hareket edecek bir kamyon seçersiniz. Diğer yandan diyelim ki şehirlerarası yüksek tonaj nakliye yapacaksınız. Bu sefer tır doğru tercihmiş gibi gözükür ama fabrikanızın konumu, kapısı, yükleme alanı tır manevrasına müsait değil ise yine yanlış seçim olur. Yazılım ile kamyon satın almanın en önemli farkı ise yanlış bir kamyon satın aldığınızda işinize yaramadığını anladığınız an biraz zarar etseniz dahi satarsınız ama aldığınız yazılım işinize yaramıyor ise satma şansınız yok. Görüştüğümüz çoğu şirket envanterinde bu şekilde satın alınmış ama kullanılmayan yazılımlara sıkça rastlıyoruz. Diğer bir kriter ise yazılımın desteği ve tabi ki desteğin kalitesi. Yazılım ne kadar iyi ve size uygun olursa olsun, eğer zamanında ve kaliteli destek alamıyorsanız bir noktadan sonra size fayda sağlamak yerine zarar vermeye başlıyor. Geçenlerde kullandıkları programı değiştirmek istediklerini söyleyen bir şirketteydim. Neden değiştirmek istediklerini sorduğumda, yazılımı bağımsız bir yazılımcıya iki senede yazdırdıklarını, sonucun eksikleri olmakla birlikte istedikleri gibi olduğunu ama yazılımcının daha sonra önce askerlik ve devamında yurtdışına gittiğinden artık destek alamadıklarını söylediler. ERP yazılımı seçerken yapılan en önemli hatalardan biri ise firmaların yazılımdan bekledikleri yanlış şeyler oluyor. ERP yazılımları sihirli değnek değil, sadece işinizi kolaylaştıran birer araçlar. Son dönemde ERP yazılımı satın alarak kurumsallaşmak isteyen şirketlere sıkça rastlıyoruz. Kurumsallaşmak yazılım ile olmaz. Yazılım sadece yardımcı olur. Kurumsallaşmak isteyen şirket ilk önce çalışma şeklini, süreçlerini ve yapısını değiştirmeli ardından ERP yazılımı ile bunu desteklemeli. Sonuçta iş yine siz de bitiyor. Yazılıma ne verirseniz, nasıl kullanırsanız o kadar fayda sağlarsınız.
ERP yazılımları nedir, firmalara nasıl faydalar sağlar?
Klasik anlamda ERP yani “Kurumsal Kaynak Planlaması” işletmelerde mal ve hizmet üretimi için gereken işgücünü, makine, malzeme gibi kaynakların verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayan bütünleşik yönetim sistemine verilen addır. Faydalarına gelince bunu üst yönetim, yöneticiler ve çalışanlar olarak üç bölümde incelemek gerekir. Bir ERP yazılımı üst yönetime hazırlayacağı anlık ve doğru raporları ile işletmenin bugünü ve geleceği konusunda doğru kararlar vermesine yardımcı olur. İyi bir ERP yazılımı üst yönetim açısından projeksiyon verebilen yazılımdır. Yöneticilere ise işletmeyi ve iş süreçlerinin verimliliğini kontrol etmekte, hızlı ve doğru karar vermelerinde yardımcı olur. Çalışanlar açısından ise yapacakları işi en kolay, hızlı şekilde ve hatayı en aza indirgeyerek yapmalarını sağlar.
Kalite ve Risk yazılımınızdan biraz bahsedebilir misiniz?
Günümüz işletmelerinde artık olmazsa olmazlardan biri de Kurumsal Kalite ve Risk Yönetimine sahip olmalarıdır. Tilcomp olarak 2010 senesinde Ar-Ge çalışmalarına başladığımız ve 2015 yılında piyasaya sürdüğümüz yazılımımız kalite ve risk yönetimi konusunda Türkiye’de yazılmış en kapsamlı yazılımlardan biri. Diğer yazılımlarımızda olduğu gibi yine modüler yapıda ve işletmeler istedikleri daha doğrusu ihtiyaç duydukları modülleri tek tek veya toplu olarak alabiliyorlar. Tüm modüller birbirleriyle entegre çalışabilme özelliğine sahip. Yabancı rakiplerimize göre ise yine rekabetçi bir fiyata sahip olan yazılımımızın başlıca modülleri.
• Organizasyon Yönetimi
• Görev Yöneticisi
• Doküman Yönetimi
• DÖF (Düzeltici Önleyici Faaliyetler)
• Kalibrasyon Yönetimi
• İş Sağlığı Yönetimi
• Çevre Yönetimi
• Müşteri Şikayet Yönetimi
• Proje Yönetimi
• Toplantı Yönetimi
• Denetim yönetimi
• Olay Bildirim Yönetimi
• Risk Yönetimi
• Performans Yönetimi
• Süreç Yönetimi
• IK Yönetimi
Yazılım sistem tercihlerini yapmak için nelere dikkat edilmesi gerekiyor? Bu konudaki görüşlerinizi bizlerle paylaşır mısınız?
Müşterilerimiz, ihtiyaçlarını doğru bir şekilde belirleyerek ismine ve markasına bakmaksızın ihtiyaçlarına en uygun programı seçmeliler. Bunu yaparken her departman kendi kullanacağı kısmı ayrı ayrı test edip görüş belirtmeli. Seçtiğiniz programın ileriki yıllarda şirketinizin büyüme ve değişimine ne ölçüde ayak uydurabileceğine veya uyarlanabileceğine mutlaka bakmalısınız. Bu işlemlerin sürelerini irdelemelisiniz. Satınalma maliyetinin yanı sıra; bakım, destek, lisans, versiyon değişikliği ve ileriki yıllardaki ek taleplerinizin karşılanma maliyetini hesaplarınıza katmalısınız. Bence en önemlisi yazılımı seçmeden önce siz, şirketiniz ve çalışanlarınız böyle bir yazılımı kullanmaya ve hazırlanış süresince bolca vakit harcamaya hazır mı? Bunu sorgulamalısınız.
Firmalar ürün ve hizmet alımında neden sizleri tercih etmeli? Sunmuş olduğunuz ayrıcalıklar neler?
Bunları birkaç başlık altında sıralayabiliriz; ilk olarak esnek bir yapımız var. Hizmet verdiğimiz şirketin ihtiyaçlarına göre yazılımlarımızı şekillendiriyoruz. Paket program şeklinde çalışmıyoruz; her yeni müşteri için onların ihtiyaçlarına özel yeni bir proje ve yazılımı şekillendiriyoruz. Ayrıca şirketin yapısındaki değişiklikleri de çok süratli olarak programımıza yansıtabiliyoruz. İkinci olarak, konusunun uzmanı ve uzun yıllardır birlikte çalıştığımız bir ekibimiz var. Ekibimizin her üyesi hizmet verdiği sektör konusunda neredeyse müşterilerimiz kadar bilgililer. Çünkü toplantılarda müşterilerle aynı lisanı konuşmak çok önemli… Zaten benim şahsi inancım birilerinin anlatması veya toplantı odalarında hazırlanan süreç analizleri ile bir program değildir. Çünkü böyle hazırlanmış yazılımlardan çok fazla beklentiniz olmamalı. Uzun yıllardır sektörde olduğumuz ve Türkiye iş hayatının dinamiklerini iyi bildiğimizden dolayı yüzlerce bağımsız projeyi tamamladık ve her bir projeden yeni bir şey öğrendik, öğreniyoruz ve bunları yeni projelerimize yansıtıyoruz. Her aşamada tasarımı basit ve kullanımı çok kolay bir yazılımımız var; cep telefonu kullanabilen herkesin rahatlıkla kullanabileceği ekranlar tasarladık. Bilhassa saha ve sevkiyat işlemleri kısa sürede öğrenilebiliyor. Son olarak rekabetçi fiyat politikamız; şirket olarak çok fazla tanıtım ve pazarlama çalışması yapmıyoruz. Çünkü müşterilerimizin memnuniyeti sonucu referansları bize fazlasıyla yetiyor. Yabancı bir şirket olmadığımızdan yurtdışına kaynak aktarmıyoruz. Böylece maliyetlerimizi minimum seviyede tutup ürün fiyatlarımıza yansıtıyoruz.
Son yıllarda teknolojide büyük yenilikler görüyoruz. Firmalar artık daha az maliyetli üretim sistemlerine yöneliyorlar. Bu noktada firma olarak ne gibi çözümler üretiyorsunuz?
Maliyet, biz dâhil her şirket için önemli… İnternetin bu kadar hayatımızın bir parçası olduğu bu çağda ürünlerin fiyatları zaten belirlenmiş durumda. Sizin yapmanız gereken şey ise; risklerinizi, girdilerinizi ve işçiliklerinizi kontrol altına alarak maliyetlerinizi düşürmektir. Yazılımın önemi işte bu noktada öne çıkıyor. Tilcomp yazılımları ile anlık olarak tüm maliyetlerinizi raporladığınız gibi ileriye yönelik projeksiyon raporları ile deyim yerinde ise önünüzü çok daha uzak görebiliyorsunuz. Ayrıca bilhassa çelik sektöründe maliyeti etkileyen en önemli unsurlardan biri de kullanıcı ve operatör hataları… Her aşamada oluşturduğumuz kontrol sistemiyle kullanıcı hatalarını minimize ediyoruz. Bir projeye başlarken hedefimiz işletmenin verimini minimum %10 arttırmak. Birkaç istisna hariç geçmişte başarılı olduk. Hatta bu oranın %30’lara kadar çıktığı projelerimiz de mevcut. Çelik sektörü açısından bakacak olursanız bu oranlar ile bir seneye kalmadan programı amorti etmiş oluyorsunuz. Ayrıca yazılımlarımızın kullanım ömrü rakiplerimize göre çok daha uzun. Herhangi bir sürüm veya versiyon güncellemesi yapmaksızın mevcut müşterilerimizde ortalamamız 8 - 9 yıl. Tekstil sektöründe kumaş üreten bir müşterimizde 2000 yılında devreye aldığımız yazılımımız hala kullanılıyor.
Doğru yazılım çözümlerinin konumlandırılması ve avantajları konusunda müşterilerinize sunmuş olduğunuz hizmetler neler?
Tilcomp yazılımları aslında bir yazılım danışmanlık hizmeti. Müşterilerimizin ihtiyaçlarının doğru belirlenmesi bizim için çok önemli. Bu yüzden işletmenin her noktasını ayrı ayrı inceliyoruz. Sevkiyat, depo, üretim, satınalma, satış, pazarlama, finans, muhasebe, kalite bölümlerinde çalışanlar ile konuşuyoruz, ihtiyaç ve sıkıntılarını gözlüyoruz. Süreçleri oluşturmaya bundan sonra başlıyoruz. Modülleri oluşturduktan sonra her departmanda ayrı ayrı test ediyoruz ve gerekli düzeltmeleri yapıyoruz. Kullandığımız yazılım dilinin ve veri tabanının esnek yapısı sayesinde programı devreye alındıktan sonra dahi ihtiyaç duyulduğunda programı durdurmadan değişiklikler yapabiliyoruz.
Yazılım sektöründeki rekabet ortamı hakkında neler düşünüyorsunuz?
Türkiye’de yazılım sektöründe sadece muhasebe yazılımlarında ve web sayfası hazırlayan yazılımcılar arasında bir rekabet mevcut. Onun dışında gerçek bir rekabet ortamı olduğuna inanmıyorum. Bizim konumuzda yani ERP yazılımları konusunda şirketler genellikle önceden yaşadıkları kötü tecrübelerden dolayı referanslı veya marka olmuş yabancı kökenli yazılımlara itibar ediyorlar. Yazılım sektöründeki genel durumunu bizler için yorumlar mısınız? Sizce dünya ile kıyasladığımızda Türkiye yazılım konusunda ne durumda? Yazılım hayatımızın her parçasında… Kimi zaman farkında da olmadan yazılım kullanıyoruz. Artık arabalarımız yazılım ile çalışıyor, televizyonumuzun uzaktan kumandası yazılım ile sinyal yolluyor, evimizdeki elektrik süpürgesinden kapı zilimize kadar yazılımlar mevcut. Anlayacağınız artık tüm pilli ve elektrikli aletler yazılım ile çalışmakta. Türkiye en çok üretilen yazılım muhasebe yazılımlarıdır. 1000’in üzerinde muhasebe programı yazan irili ufaklı şirket mevcut. Bunların haricinde çoğunlukla bağımsız tek veya birkaç kişilik web sayfası hazırlayan yazılım firmaları var. Son dönmede mobil operatörlerin katkıları ile mobil uygulamalar hazırlayanlar da çoğalmaya başladı. Son olarak da sayıları iki elin parmaklarını geçmeyen ağırlıklı olarak teknoparklarda konumlu Ar - Ge yazılımı yapan firmalarımız da mevcut. Bu açıdan bakacak olursanız bayağı geri durumdayız. Pekala biz ne yapmalıyız diyecek olursanız; hedef sektörler belirleyip, o sektörlerde uzmanlaşıp, farklı ve daha kaliteli çözümler üretmeliyiz. Örnek verecek olursam; yenilenebilir enerji, şu anda Türkiye’deki tüm büyük firmaların bu konuda yatırımı veya yatırım hazırlığı var. Ama hiçbiri bunun makinasının, aynasının imalatı ve bunların aktarım yazılımı konusunda çalışma yapmıyor. Mevcut teknolojiler arasında seçim yapıp bunları satın alıyorlar. Bu kadar yeni bir sektörde neden kullanıcı olmaktansa dünyaya teknoloji satan bir ülke olmak için çabalamıyoruz? Benzer bir sektör de robot teknolojileri. Robot teknolojileri de tamamen yazılım odaklı. Neden Türkiye, robot yazılım konusunda uzmanı bir ülke olmasın? Böyle bir hedef belirlerken de ekip olarak çalışma potansiyelimizi doğru kullanmayı öğrenmeliyiz. Bir yazılım şirketi kurmanın maliyeti nerdeyse sıfırdır. Sadece bir bilgisayar ve yazılım bilginiz yeterli ve bu bizim en büyük sıkıntımız. Birkaç sene bir şirkette çalışan hatta üniversiteden yeni mezun olmuş bir yazılımcı bir müşteri buluyor ve hemen kendisine resmi veya gayrı resmi bir şirket kuruyor. Bu şekilde kurulmuş on binlerce yazılım şirketi bulunuyor. Çelik sektöründe de bu duruma bolca rastlıyoruz. Bu kişiler üç beş sene dayanıp sonra işi sürdüremiyorlar. Potansiyeli olan yazılımcılar bilgilerini ve en verimli olacak zamanlarını heba ediyorlar. Aynı zamanda yazılım yaptıkları şirketleri de maalesef çoğu zaman yarı yolda bırakıyorlar.
Son olarak eklemek istedikleriniz…
Son olarak Tilcomp’un hedeflerinden kısaca bahsetmek istiyorum. Önümüzdeki 5 yıllık hedefimiz tekstil sektöründe olduğu gibi diğer sektör yazılımlarımızı da ihraç etmek ve Tilcomp’u konusunda uzman sektörel bazda çalışan bir yazılım ihracatçısı yapmak. Şu an için Kurumsal Kalite ve Risk yazılımımız, Çelik Servis Merkezi yazılımımız ve Kimya ve Petrokimya için ERP çözümümüz ekibimiz tarafından İngilizce ve Almanca olarak hazırlanıyor. Ayrıca bu röportaj olanağını bana verdiğiniz için Demir Çelik Store dergisine ve sizlere teşekkür etmek istiyorum.
. . .
İçerik sadece atıfta bulunularak yayınlanabilir: Hidrolik Pnömatik Dünyası. Editöryal görüş, yazarın görüşüne aykırı olabilir.